Risk Almak
Galiba en zor kısmı başlamak. Aklınızda bir fikir var, çevrenize bakıyorsunuz, hiçbir yerde bu projeden yok. Bu işe girersem çok para kazanır, ekonomik olarak rahatlarım diyorsunuz. Fakat bir şey eksik, yıllardır başlayamadınız. Korkmayıp risk almanın zamanı gelmedi mi sizce de?
Bir Örnek – Scorp
Scorp uygulamasını hepiniz bilirsiniz. Türkiye’deki birçok insanın severek kullandığı bir uygulama. Şu anda dört milyonu aşkın kullanıcı sayısı ile dünyaya açılmayı planlamakta. Gelin nasıl kurulduğunu kısaca inceleyelim. Sercan Işık ve İzzet Zakuto, öğrencilik yıllarında oturmuşlar balkonda ne yapsak da para kazansak diye düşünüyorlarmış. Çiğ köfteci açalım falan diye düşünürken hadi app yapalım demişler. Birçok yazılımcı tarafından reddedildikten sonra, sonunda küçük bir ekip toplamışlar. Ardından büyüme aşaması gelmiş. O ise tamamen ayrı bir başarı hikayesi. Üniversite üniversite gezip bildiğiniz kullanıcı toplamak için emek harcamışlar. Bu hikayenin daha ayrıntılı biçimini yazılım yazarak para kazanmak adlı makalemde bulabilirsiniz. Anlatmak istediğim düşünmeden başlamak, ölçülü risk almak…
Riskin Ölçüsü
Risk almak ile gaza gelmek arasında dağlar kadar fark olduğunu açıkça belirtmek isterim. Alacağınız riskin yaptığınız işin getirisinden büyük olduğunu düşünüyorsanız. Risk alıp bu işe giriyorum demek sizin için çok da faydalı olmayacaktır. Daha açık konuşmam gerekirse mali durumunuzu tarttıktan sonra girdiğiniz işin elinizde patlaması gibi bir durumda sıfıra inmeyecek kadar risk almalısınız. Risk Almalı Mıyız?
Zaman Yönetimi ve Motivasyon
Zaman yönetimi bir işin en temel yapıtaşıdır. Bir hayaliniz var bir işe girişmek üzeresiniz. Her şey hazır durumda… Şimdi kendinize sormanız gereken tek bir soru var: Bu iş benim hayatımın tamamına mal olur mu? Bu noktada kendi potansiyelinizin farkına varmalısınız. “Ben bu işi bu kadar sürede, bu kadar verimle yürütebilirim. İlk yıllarda şu kadar zaman ayırmalıyım, sonraki yıllarda biraz daha rahatlar, şu adımları atar, biraz daha rahatlarım.” gibi cümleleri kurabilmelisiniz.
Zaman yönetimi ve verimin temel taşı ise motivasyondur. Her zaman ayakta olmalısınız. Kimse gelip de size bu iş çok kolay olacak kısa sürede milyonlar kazanacaksın gibi vaatler sunmuyor. Hayat sizin de bildiğiniz üzere çok kolay değil. Karşınıza dağ gibi engeller çıkacak, defalarca duvarlara çarpacaksınız, düşeceksiniz. Zaten bir işte başarılı olmanın altın kuralı, düşene kadar savaşmak değil; her düştüğünde daha güçlü ve azimli ayağa kalkabilmektir. Motive ve güçlü olmanın sırrı ise esnek bir plana sahip olup olabildiğince o plana sadık kalıp aynı çizgide hareket edebilmekten geçer. Esnek bir plan ve belirli bir çizgi üzerine yürüyorsanız zaten kolay kolay yıkılmanız, motivasyonunuzu kaybetmeniz pek mümkün değildir. Düşecek gibi olduğunuz her durumda zaten, “Benim bir planım var ve bu plan doğrultusunda ne yapacağımı biliyorum. Öyleyse korkmamı gerektirecek bir durum yok.” gibi cümleler kuracaksınız.
Esnek plan esnek plan deyip durduk. Peki, nedir bu esnek plan? Esnek plan kavramı, karşınıza çıkacak zorlukları az çok öngörmenizi ve zamanı geldiğinde o zorlukları kolayca aşmanızı sağlayacak plandır. Yani katı bir plan beklenmedik sorunlarla karşılaştığımız durumlarda ne yapacağımıza karar vermemize engel olurken esnek bir plan tam aksine bize yardımcı olacak ve ayakta daha sağlam kalmamızı sağlayacaktır. Esnek plan yaparken dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Ben bir işe başlıyorum ve bu işi her ayrıntısına kadar araştırdım. (varsa bu işi yapanların tecrübelerinden faydalanın.)
- Araştırmalarımın sonucunda gördüm ki karşıma şu gibi engeller çıkabilir.
- Ben bu engellerle karşılaştığımda nasıl bir yol izlemeliyim. Bu engel bir dağ olabilir ve önümüzde iki seçenek olacaktır: Dağın üzerinden mi atlamalıyım yoksa çevresinden mi dolaşmalıyım? Örnek vermek gerekirse bir market açtım. Fakat bir yıl sonra tam karşıma bir market daha açıldı ve ister istemez rekabet ortamı oluştu. Bu noktada satışlarım ve gelirim düşmeye başladı. Faka ben önceden bu ihtimali düşündüm ve bir plan oluşturdum. Örneğin karşı markete dostluk ve ortaklık teklifi ile gidip ikinizin de daha fazla gelir elde edebileceği şekilde işleri büyütmeyi teklif edebilirsiniz. Ya da ürün çeşitliliğini ve kalitesini arttırıp isminizi yaymak için broşür dağıtımı gibi reklam yollarına girebilirsiniz. Yani önceden rekabet ortamı oluştuğunda nasıl zafer kazanabileceğinizin planlamasını yapmalısınız.
- Kısacası oluşabilecek her türlü sorunu öngörmeye çalışıp o sorunu nasıl aşacağınız konusunda bir plana sahip olmalısınız.
Özetle
Aklınızda bir fikir var ve yıllardır o fikri gerçekleştiremiyorsunuz. Düşünmeden başlamalısınız. Başladığınızda işin çoğunu başardınız demektir. Şimdi yapacağınız ilk şey alacağınız riski tartmak ve bu risk doğrultusunda ilerleyip aklınızdaki fikrin boyutlarını kararlaştırmak. Evet, bütçenizi ve yapacağınız işin boyutlarını belirlediniz. Artık esnek bir plana ihtiyacınız var. Esnek planın içerisinde yukarıda bahsettiğimiz devamlı motivasyon ve zaman kontrolü kavramları da yer alıyor. Esnek bir plan da oluşturduğunuza göre geriye kalan emin adımlarla ilerlemek.
Tavsiye Edilen İçerikler
