Yatırımcı Arıyorum

Duygusal Zekâ (EQ) Nedir ve Neden Önemlidir?

Duygusal Zekâ Ne Demek?

Duygusal zekâ, kişinin kendi ve başkalarına ait duyguları anlayabilmesi, sezinleyebilmesi, yönetebilmesi ve yönlendirebilmesi yeteneğidir. Bu yetenekleriyle çevresindekilerin duygularını da etkileyebilirler ve özellikle liderlikte çok önemlidir.

Öz farkındalık, öz düzenleme, motivasyon, empati ve sosyal beceriler olmak üzere 5 ana unsuru bulunmaktadır.

İş Hayatında Duygusal Zekâ

Günümüz iş dünyasında duygusal zekâ ve karşısındakini anlayabilme kabiliyeti, çok önemli bir avantaj olarak kabul edilir. Bu yetenek bir işletmenin hangi sektörde olduğuna bakılmaksızın çok önemlidir. Kişiler duygusal zekâ becerilerini geliştirerek, başkalarına karşı bir avantaj elde edebilirken, bu avantaj sayesinde gelirleri ve iş memnuniyetleri de artırabilirler. Çünkü bu sayede zor kişilerle başarılı bir şekilde çalışarak, karmaşık sorunları çözülebilirler.

EQ = Emotional Intelligence

İş Dünyasında Duygusal Zekâ

Duygusal zeka kişinin duygularının farkında olması, yönetmesi ve yönlendirmesi yeteneği olarak tanımlanırken; aynı zamanda başkalarıyla empati kurma yeteneğini de kapsar. Kişisel bir ilişkiden profesyonel bir ilişkiye kadar her türlü ilişki için çok önemlidir. Ayrıca kişinin duygularının ve genel zihinsel yeteneğinin kesişimini temsil ettiği yönünde fikirler vardır. Duygusal zekâ becerileri çok önemli olarak görülür, çünkü insanlar herhangi bir işin en önemli bileşenleridir. Dolayısıyla duygular, karar vermede dikkate alınması gereken önemli bilgi parçalarıdır ve bu, onları ne zaman yönlendirilmesi gerektiğinin bilinmesi anlamına gelebilir.

Duygusal zeka, motivasyon ve odaklanmayı artırmak için duyguları kullanma yeteneği olarak düşünüldüğünde, mevcut olan görevlere daha iyi odaklanmak için gerektiğinde öfke, kızgınlık gibi çok daha güçlü duygulardan da uzaklaşmayı gerektirir. Çünkü bilindiği gibi duygular kişinin davranışlarında önemli bir rol oynamaktadır, bu yüzden yöneticiler hedefler planlarken ve astlarıyla iletişim kurarken, özellikle işyerinde ortaya çıkabilecek olumsuz duygularına dikkat etmelidirler. Aksi takdirde bu duyguların çevresindekilere ve işe etkileri olumsuz yönde olacaktır.

Duygusal Zekânın 5 Ortak Bileşeni

Uzmanlar tarafından duygusal zekânın beş bileşeninin olduğu ifade edilir. Bu beş bileşen şu şekildedir:

  1. Öz farkındalık: Duyguları ve bu duyguların kişi ve çevresindekiler üzerindeki etkisini tanıma ve anlama yeteneğidir.
  2. Öz düzenleme: Karşılaşılan bir durum, kişi veya deneyim karşısında harekete geçmeden önce derinlemesine düşünme yeteneğidir. Öz-düzenleme ile yıkıcı dürtülerin yönlendirilmesi şarttır.
  3. Sosyal farkındalık: Kişinin etrafındaki kişilerin duygusal durumunu anlaması demektir. Başka bir deyişle, bir kişinin duygusal durumunu algılama yeteneğidir. Sosyal farkındalık aynı zamanda kelimelerin ve eylemlerin başkalarını nasıl etkilediğini tanımayı da kapsar.
  4. Sosyal düzenleme: Başkalarının duygularını etkileme yeteneğidir. Sosyal düzenleme, başkalarının duygusal durumunu göz önüne alınarak ne zaman yönlendirme yapılacağı veya yapılmayacağını tespit etmektir.
  5. Motivasyon: Bir işte harekete geçmek için maddi beklenti, tanınma veya terfi edilme duygularının ötesine geçen, işe olan tutkudur.

Duygusal Zekâya Neden Önem Verilmelidir?

İş dünyasında duygusal zekânın neden önemli olduğunu ve ihtiyaç duyulduğunu bilmek önemlidir. Liderler, farklı perspektiflerden bakan ve değişik mizaçlara sahip olan kişileri etkiler ve yönlendirirler. Bu da daha yüksek bir duygusal zekâ gerektirir. Karar alma ve stres yönetimi için yüksek bir EQ gereklidir. Bir liderin kendi ve başkalarının duygusal durumunu bilmesi gerekir ve hesaplanmış, net ve doğru kararlar vermesi için bu bilgileri seçici olarak kullanabilirler.

Eğer kişi yüksek bir duygusal zekâya sahipse, gergin ortamları sakin kalarak etkili bir şekilde yönetebilir. Dolayısıyla sorunları olumlu bir şekilde çözebilir. Liderlik Yeteneği ve Duygusal Zeka

Duygusal Zekâ Nasıl Artırılabilir?

Liderler, kişiler hakkında bilgi edinmek için zaman ayırarak, kendi duygularının daha fazla farkına vararak duygusal zekâlarını artırabilirler. Kişiler kendi duygularını kontrol ederek, verdikleri tepkilerinde daha dikkatli olmaya çalışılarsa daha fazla empati kurulabilirler. Bunun yanında bazı kişiler doğuştan daha yüksek bir duygusal zekâya sahip olabilirken, sabır ve özveri ile duygusal zekâyı geliştirmek de mümkündür.

Kişinin duygusal zekasını geliştirmesi için, etrafındaki kişileri tanımaya zaman ayırması ve bilinçli olarak empati kurmaya çalışması, uzun bir yol kat edilmesini sağlayabilir. Eğer bir kişi karşısındaki kişiye bakarak o kişinin kendisini yansıttığını düşünürse karşısındakine daha şefkatli bir şekilde davranmaya başlayabilir. Bu da duygusal bir zekanın getirisidir.

İş Hayatında Duygusal Zekânın Avantajları

Duygusal zekâ kavramı ilk olarak 90’larda Yale Üniversitesi’nden Peter Salovey ve New Hampshire Üniversitesi’nden John Mayer tarafından tanıtılmıştır. 1996 yılında, Daniel Goleman duygusal zekâ kavramını “Duygusal Zekâ: Neden IQ’dan Daha Önemli Olabilir” kitabında yeniden tanımlamıştır. Tanımladığına göre “Duygusal zekâ, kişinin sahip olduğu zekâ potansiyelinin kilidini nasıl açabileceğini ve doğru şekilde nasıl kullanacağını gösterir; duyguları etkili bir şekilde tanıma, anlama ve kullanma becerisidir. ”Duygusal zekaya sahip kişiler (EQ) empati becerisine sahip olan ve farklı rollerde olsalar bile duygularına hitap edebilen kişiler olarak tanımlanırlar. 

IQ zekâ fonksiyonlarını değerlendirirken; EQ duygusal zekâdır ve duygusal durumu değerlendirir. Duygusal zekâ (EQ) üzerine yapılan araştırmalar, yüksek EQ seviyelerine sahip kişilerin, daha yüksek IQ seviyelerine sahip kişilerden daha yaratıcı, daha çözüm odaklı ve başarılı olduklarını göstermiştir. İş yaşamında başarı getiren etkili iletişim, motivasyon, kendine güven, karar verme yeteneği ve empati gibi liderlik özellikleri duygusal zekaya sahip kişilerde daha fazladır. İş yaşamında, teknik zekâ becerilerinden ziyade duygusal becerilere sahip olmak, kişinin mesleki performansını ve başarısını olumlu bir şekilde etkiler. İşyerinde Dikkat Dağıtıcı Faktörler

Duygusal zekânın iş hayatında oynadığı rol nedir? Bir kişi için ne gibi avantajları vardır? İşte duygusal zekâya sahip kişilerin iş hayatında sahip oldukları 5 avantaj:

  1. Motivasyon sağlama: Kişi iş dünyasında duygusal zekâdan yararlanarak, duygularını kontrol edebilir, karşıdaki kişiler in duygularını anlayabilir ve dolayısıyla her sorunu çözülebilir. Böylece çatışmaların kontrol altına alınması kolaylaşır ve ekip çalışmasına katkıda bulunulmuş olur. Bir iş yerinde olumlu bir çalışma ortamı çok önemlidir ve dolaysıyla duygusal zekâ hem kişinin kendisi hem çalışma arkadaşları için olumlu sonuçlar yaratır.
  2. Ortak vizyon gelişimi: Çoğumuz zamanımızın çoğunu iş yerinde geçiriyoruz. Bu nedenle, mutlu ve olumlu duygular kadar öfke, empati eksikliği, sinir krizleri gibi sorunlarla da karşılaşmamız muhtemeldir. Bu gibi durumları aşabilmek için duygusal zekâ kurtarıcı vazifesi görür. Duygusal zekâdan yararlanarak, duyguların bu değişiminde tutarlı davranışlar sergilenebilir ve çevredeki kişilerle olumlu iletişimler kurulabilir. İşte o zaman ekip üyeleri içinde ortak bir vizyon geliştirebilir.
  3. Yeniliğe açık olmak: İş dünyasında profesyonel olmak isteyen her birey, değişime ve yeniliğe açık olmak zorundadır. Çünkü bu ikisi liderlik özellikleri içinde ilk sırada yer almaktadır. Duygusal zekâsı yüksek olan kişiler iş dünyasındaki stres, endişe ve kaygıyı yönetebilir ve bir fırsata dönüştürebilir. Ve böylece iş hayatında daha kolay ve güvenle ilerleyebilirler.
  4. Güçlü iletişim: Duygusal zekâsı yüksek olan kişiler kendilerini açıkça ifade edebilirler. Böylece başkaları tarafından saygı duyulurlar ve aralarında etkili bir iletişim ağı oluştururlar. Bu kişiler sakin kalarak sorunları çözebilirler, başkalarından yardım almaya açıktırlar ve bu davranışlarla başkalarını etkileyebilirler. Bu, huzurlu bir iş ortamına sahip olmaya ve kısa sürede başarılı olmaya yardımcı olan bir koşuldur.
  5. Liderlik: İş hayatında başarının temeli, liderlik becerisine sahip olmaktan geçer. Ve bu beceri kişinin kendisi ile başlar. Kişi kendini, duygularını ve düşüncelerini kontrol edebildiği sürece başkalarını da olumlu yönde etkileyebilir ve iş açısından lider biri olur. İş hayatında başarı için duygularını yönetebilen biri olmak, kişinin hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacaktır.

Duygusal zekâ; kişinin kariyerinde olduğu kadar tüm hayatını da olumlu yönde etkileyecek bir yetenektir. Ve istendiğinde tüm yetenekler gibi geliştirilebilir. Her ne kadar zorlu ve sabır isteyen bir süreç olsa da, sağladığı avantajlar göz önüne alındığında, bu zorluğu göğüslemeye ve sabır göstermeye değerdir.


yatırım ilanları

kobi vadisi

Yorumunuz