Yatırımcı Arıyorum

İç Girişimcilik Faaliyetleri

Girişimcilik pek çok disiplin tarafından ele alınarak üstünde konuşulmuş araştırılmış bir kavram, işletme, iktisat, psikoloji, sosyoloji bilimlerine konu olmuş toplumda uygulanış biçimi, yeri ve önemi her disiplinde ayrı biçimde ele alınarak farklı yönleri ile değerlendirilmiş.

Girişimcilik Nedir?

Girişimcilik en sade tanımı ile: “Ekonomik Değer Yaratmaktır”.

Girişimci ise belirsizliği giderme becerisini kendinde gören, öngörü sahibi, yaratıcı düşünce yeteneği olan kişi olarak tanımlanmıştır.

Girişimcilik faaliyetinin toplumun pek çok katmanına etkileri bulunmakta, gerçekleşen ekonomik faaliyetlerin önemli sonuçları oluşmaktadır. Girişimci dediğinizde yeni bir iş yeri kuran kimse ve yeni bir iş faaliyetinin uygulamaya konulması anlaşılmaktadır ki istihdam yaratan, üreten, devlete vergi ödeyen ekonomik büyümeye katkı sağlayan kişidir girişimci. (İç Girişimcilik Nedir?)

Çamaşır makineleri, bulaşık makineleri, televizyon, asansör gibi günlük yaşamımızda kullandığımız ve vazgeçilmez gördüğümüz ne kadar ürün var ise yeni bir fikri olan girişimci adayının çabası ile, yeni bir ürünü pazara sürmek isteyen girişimci adayının gayreti ile yaşamımızda yerini almıştır. Her yeni ürünün pazara girmesinden sonra her yeni buluştan sonra toplumların ihtiyaçları, yaşam biçimleri, hayat standartları ve beklentileri değişime uğramıştır.

Girişimcide Bulunan Özellikler

  • İnisiyatif sahibidirler, karar alma yetenekleri gelişmiştir
  • Sahip oldukları değer ve fırsatları kullanma, planlama becerisine sahiptirler
  • Risk almaya isteklidirler
  • Aldıkları kararların sonuçlarını kabul edecek ve süreci yönetecek yeterliliktedirler
  • Piyasa koşullarında doğacak fırsat ve tehditleri çabuk fark edebiliyorlar
  • Bir fikri ya da değeri geliştirebilme yetenekleri var
  • Organize etme becerisine sahipler

Gifford ve Elizabeth Pinchot adli iki araştırmacı yazar, 1976 senesinde İç Girişimcilik kavramını ilk kez kullanırlar, İsveç’te tamamladıkları araştırmalarının ardından ”İç Girişimcilik“ adlı kitaplarını yazarlar. 1992 yılında Amerika’da yayımlanan sözlükte İç Girişimci ”Bir fikri; riskler alarak kâr sağlayan bir çıktıya çevirebilen kişi” olarak tanımlanır.

İÇ GİRİŞİMCİLİK KAVRAMI NEDEN DOĞMUŞTUR?

  • Alışılagelmiş yönetim anlayışının gelişen ve değişen yaşam koşullarında yetersiz kalması
  • Klasik yönetim anlayışında uygulanan politikaların iş görenlerin performansının artırılması, verimliliğinin sağlanmasında yetersiz kalması
  • İş tatminini yakalayamayan nitelikli iş görenlerin bağımsız işletmeler kurmak için firmadan kopmaları
  • Rekabet koşullarının her geçen gün ağırlaşması
  • İşletmelerde daha verimli ve etkin çalışmanın gerçekleşmesi arzusu

İÇ GİRİŞİMİN YARATICISI PİNCHOT’UN TAVSİYELERİ

  • İş tanımınızın ne olduğu ayrımını yapmadan projenizin gereklerini yerine getirin.
  • Herkese hakkı olan geri dönüşü sağlayın
  • Özür dilemenin işten çıkarılmaktan daha basit bir yol olduğunu unutmayın
  • İşinize her gün işten çıkarılma ihtimalinizin bulunduğu düşüncesi ile başlayın
  • Paradan önce bilgi ve deneyimlerin sizinle paylaşılmasını isteyin
  • İş görenler hakkında ön görü sahibi olun, ekibinizi en nitelikli olan kişilerden oluşturmaya çalışın
  • Düşüncenizi en son açıklamaya çalışın, direniş ile karşılaşabilirsiniz
  • Katılmadığınız bir yarışta taraf olmayın
  • Gerçekleştirilebilir amaçlar ortaya koyarak amacınıza giden ulaşılabilir çözümler üretin
  • Destekçilerinize saygılı olun

HİKAYESİ

İç girişimcinin en belirgin özelliği firma içinde firma için faaliyet göstermesidir, bu noktadan hareket ile firma içindeki iş görenlerin yaratıcılıklarını teşvik eden yönetim anlayışı ile bağlantılı olarak ortaya çıkan yeni fikirlerin, yeni fikri ortaya koyan iş görenin, yeterli özgürlüğe ve kaynağa sahip olması sağlanarak İç Girişimci olması desteklenmektedir.

İç Girişimci yaklaşımı bugün yoğun olarak uygulanmaya çalışılan, üniversitede bölümleri oluşturularak konusunda uzman kimselerin yetiştirilmeye çalışıldığı İnsan kaynakları Yönetimi Biliminin faaliyet alanlarının içinde yer alan yaklaşımlardır.

Türkiye’de ilk kez 1978 yılından itibaren telaffuz edilmeye başlanmış İç Girişimcilik yaklaşımı, bir işletme ya da kurum çalışanlarının isteyerek ya da aldıkları teşvik ile fikir ve proje üretmeleri olarak tanımlanmış çeşitli kaynaklarda.

İç Girişimci faaliyetinin gerçekleşebilmesi firmanın böyle bir ortama istekli olması ve gerekli koşulları oluşturmasına bağlıdır. İşletmenin çalışanlarına güvenmesi, yeteneklerini geliştirmesine olanak sağlaması, çalışanların fikrine baş vurması gibi çalışanın işletmenin daimî ve önemli bir üyesi olduğunun hissettirilmesi yaklaşımı yeni projelerin doğmasına, yeni fikirlerin oluşmasına ve gelişmesine fırsat verecektir.

Amerika Birleşik Devletleri’nde başarılı ve prestijli bir Bilgi Sayar firmasının Yönetim Kurulu Başkanı 1975 senesinde, başarımızı İç Girişim Faaliyetlerimize borçluyuz demesi ile popülerlik kazanır ve işletmelerce örnek alınmaya ne olduğu araştırılmaya başlar ve uygulama iş dünyasında yaygın olarak kullanılmaya başlar.

Bağımsız Girişimci ile İç Girişimcinin Farkları

BAĞIMSIZ GİRİŞİMCİ

  • Kaynak sorunu vardır, genellikle sınırlıdır
  • Kaynaklara erişim yol ve yöntemlerinde engellerle karşılaşma ihtimali yüksektir
  • Risk almak zorundadırlar ve riskleri her zaman daha fazladır.
  • Marka avantajını kendisi yaratmalıdır
  • Pazar avantajı henüz oluşmamış ise kendisi yaratmalıdır
  • Rekabet şartlarına dayanma güçleri yok denecek azdır
  • Daha küçük pazarlara yönelmek durumundadırlar
  • Pazar’a giriş stratejileri büyük ve güçlü firmaların stratejilerinden farklı olmak zorundadır
  • Sonuç odaklıdırlar
  • Dayanma güçleri sınırlıdır

İÇ GİRİŞİMCİ

  • Kaynak sorunu yoktur
  • Kaynaklara ulaşmasında yararlanacağı yol ve yöntemler ait olduğu firma tarafından planlanır ve sunulur
  • Risk alırken yalnız değildir bağlı olduğu firma riskleri göğüslemektedir ve risk analizleri daha geniş bir ekip tarafından gerçekleştirilmektedir
  • Marka avantajını rahatça kullanır, bağlı olduğu firmanın markası hareket serbestliği sağlar
  • Hazır ve geniş bir pazarda faaliyet göstermektedir
  • Rekabet gücü yüksektir, bağlı olduğu firma zaten Pazar da söz sahibidir ve rekabet koşulları ile başa çıkabileceklerdir.
  • Pazara giriş stratejisinde taviz vermek durumunda değildir, büyük firmalar ile başa çıkabilecek stratejik yöntemleri özgürce uygular
  • Bir an önce sonuca gitmek durumunda değildir, dayanma gücü bulunduğundan sonuca giden yolda sabır gösterebilir, yeni yöntemler geliştirebilecek zamana sahiptir
  • Dayanma güçleri sınırlı değildir

İÇ GİRİŞİMCİ – STRATEJİK İNAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ İLİŞKİSİ

Stratejik İnsan kaynakları yönetimi 1980 yıllarından itibaren doğan bir kavram, İnsan kaynağının öneminin fark edilmesinden sonra işletmenin hedeflerinin gerçekleştirilmesi yolunda inan kaynağının etkin kullanılmasının verimliliği etkileyeceği gerçeğine ulaşılması yeni uygulamaları hayata geçirmiş. (Girişimci Olmak)

Stratejik yönetim dediğimizde elbette işletmenin amaçları doğrultusunda gerçekleşecek tüm faaliyetlerin aynı stratejik yaklaşımla oluşturulması, uyumlaştırılması gerekecektir. Planlamadan, iş görenlerin veriminin artırılmasına kadar tüm aşamalarda işletme hedefleri ile uyumlu ve iş görenlerin birbirleri ile uyumlu faaliyetlerinin uygulanmaya konulması önemlidir.

Günümüz işletme yönetiminde İnovasyon ve Araştırma-Geliştirme çalışmaları önem kazanırken ve bu çalışmalara ciddi rakamlarda bütçe ayrılırken, İnsan Kaynakları Yönetimi anlayışının doğru anlaşılmasına önem verilmekte, İnsan Kaynakları Uygulamalarının işletme verimliliğini artıracak biçimde uygulanmasına da özen gösterilmektedir.

İnsan Kaynakları Yönetiminin temel prensipleri; iş görenin çalıştığı kurumda kendisini değerli hissetmesi, çalışma koşullarının oturduğu koltuktan odanın ısınma seviyesine kadar gerekli çalışma konforunun sağlaması, yeteneklerinin geliştirilmesi, gerekli eğitimlerin kurum içinde verilmesi, düşüncelerini özgürce ifade ederek yönetim sürecine katılması gibi özellikler içerdiğinden İç Girişimcilik faaliyetini destekleyen, uygulanmasını kolaylaştıran ve ortam sağlayan çağdaş yönetim anlayışıdır.

İç Girişimciliğin Firma İçin Önemi

Yenilik faaliyetleri firmaların rekabet güçlerini ve kârlarını artırdığından İç Girişimci firma için ekonomik değer yaratmaktadır. Rekabet koşulları teknolojinin gelişmesinin de etkisi ile daha da sertleşmiş, işletmeler yenileşme çalışmalarına doğal olarak daha fazla ağırlık vermişlerdir. İç girişimcinin sorumluluğu burada daha da artmakta mevcut potansiyeli yükseltecek çözümleri üretmek durumundadır. Firmalar bünyelerinde iç girişim bölümleri oluşturarak iç girişim biriminde çalışanların günün belli bir bölümünü projelerini geliştirmeleri için kullanmalarına izin vermektedir. İnovasyon çalışmaları, iç girişim ve iç girişimci seksenli yıllardan itibaren ekonomi dünyasının işleyişini ve yönetim anlayışını yeniden şekillendirmiş, şirketler dünya gündemini yakından takip ederek daha çok kazanmaya ve daha başarılı olmaya yönelmişler, yeni uygulamaları hayata geçirmişlerdir.

PAZARDAKİ TEHDİTLER

  • Pazar’a her an yeni rakipler girebilir
  • Tüketici tercihleri değişim gösterebilir
  • Nitelikli iş gücü bulamamak sorunu ile karşılaşılabilir
  • Ürün dağıtım yollarında sorunlar çıkabilir

İşletmenin klasik çalışma yöntemleri ile varlığını sürdürmesi dış çevresinde oluşabilecek Pazar tehditlerini dikkate almaması önce durgunlaşmasına daha sonra gerilemesine daha sonra Pazar payının küçülmesine ve nihayet rakipleri ile mücadele edemeyecek hale gelmesine sebep olacaktır.

Yaşamın bilinen en temel kanun olan “Doğada hiçbir şey statik değildir, iyiye ya da kötüye doğru daima gelişme gösterir” sözü işletmeler için de geçerlidir. Her firma varlığını sürdürmek, iş görenlerini korumak, pazardaki konumunu sağlamlaştırmak ve rakipleri ile mücadele edebilmek için gerekli önlemleri almak zorundadır.

Seksenli yıllardan itibaren ekonomi dünyasının üyelerinin önüne konulan seçenek, Teknolojik gelişme ve uygulamalar, üretim ve yönetim anlayışı ile tüm alanlarda inovasyon, İnovasyon çalışmalarını gerçekleştirecek İç girişimci faaliyetleri olarak görülmektedir.

Piyasadaki varlığını sürdürmek isteyen her firma, her işletme çağın gerekli kıldığı yöntemleri uygulamak, olanakları kullanmak zorundadır. Büyük firmalar ile rekabet edebilmek için bazen birleşme yolu ile koşulları iyileştirme, inovasyon projelerini daha hızlı uygulama ve geliştirme yoluna gidilebilir.


yeni iş fırsatları

kobi vadisi

Yorumunuz