İşyerinde Duygularla Hareket Etmemek
İçindekiler
Yöneticiler insandır ve onlarda öfke, kıskançlık, heyecan ve diğer güçlü duyguları yaşarlar. Ancak, ofiste, liderlerin duygularını kontrol etmeleri ve yargılarını güçlendirmelerini engellemeleri gerekir. Örneğin; hiçbir yönetici kötü bir iş ahlakına sahip bir çalışanı kovmak istemez, ancak işin yararı için bunu yapması gerekir. Ya da bir işveren sadece sempatik olmak adına, otoritesini göstermeseydi bütün gün masalarında oturup, Instagram’ını tazelemek için para alan çalışanlarıyla baş başa kalmak mecburiyetinde kalabilirdi.
Yöneticilerinde duyguları olduğunu fakat karar vermek için her zaman bu duygusallığın en iyi rehber olmadığını bilmeleri önemlidir. Sık sık içinizden geldiği gibi davranmanız söylenir, ancak bu son kararda büyük rol oynayan önyargılara ve duygulara yol açabilir.
Duygusal Karar Vermeyi Kontrol Etme Yöntemleri
Duyguları Kenara Bırakıp İşe Odaklanmak
Duygularınız iş dünyasını yönlendirmekte elbet önemlidir ancak nasıl hissettiğiniz nasıl tepki vereceğinizin itici faktörü olmamalıdır. İşte işyerinde duygusal karar vermenizi nasıl önleyeceğiniz hakkında birkaç ipucu;
Artılarınızı ve eksilerinizi kaydedin
Yazarak çalışmayı tercih eden bir yöneticiyseniz, fikirlerinizi kafanızda anlamaya çalışmak yerine kağıda yazmak her zaman daha faydalıdır. Bir yönetici olarak, çoğu konuda yeterince bilginiz olsa da bir karar vermeden önce ya da bir şey söylemeden önce düşüncelerinizi not almak ve detayları sıralamak için zaman ayırmalısınız. Bu yazdıklarınızın artılarını ve eksilerini ayrı ayrı belirtmeniz en kötü ihtimalle, duyguların geri çekilmesi için size biraz zaman verecektir.
Ve en iyi durumda, sahip olduğunuz seçenekleri çok mantıklı bir şekilde anlamanızı sağlayacaktır. Kâğıt üzerine yazdığınızda olayı incelerken farkına varmadığınız detayları daha iyi idrak edebilir ve daha mantıklı kararlar alabilirsiniz. Duygusal Zekâ Nedir ve Neden Önemlidir?
Başkalarını dâhil edin
Bir işe yatırım yaptığınızda, belirli konular veya endişeler konusunda nesnel olmamak zordur. Elbet şirketiniz ve çalışanlarınız için en iyisini istersiniz, ancak başkalarının verilerini konuşmalarına izin vermiyorsanız, seçimleriniz bunu her zaman yansıtmayacaktır. Bu yüzden alacağınız kararlarda başkalarından fikir almak sizin ufkunuzu geliştirerek olayı geniş bir pencereden görmenize yardımcı olur. Son derece duygusal durumlarda, dış perspektiflere güvenebilmeniz önemlidir, başka bir deyişle, kararınızda duygularına kapılmayan net insanların görüş ve fikirlerinden kazanımlar yapabilirsiniz.
Bu, büyük şirketlerde bir karar alınmadan önce kurul toplanmasının ya da toplantı yapılmasının ardındaki mantıktır. Lider olsanız bile, her şeye kendi kendinize karar vermek zorunda değilsiniz. İş ve çalışanlar için tarafsız olan danışmanlar kurulu oluşturmanız bu konuda yapacağınız en önemli hareketlerden biri olabilir. Ayrıca, ekibinizi fikir ve düşünceleri hakkında konuşmaya teşvik edecek bir yapıda olmanızda önemlidir. Bu şekilde, yardımlarını alırken herkesi memnun etme ihtimaliniz de daha yüksek olacaktır. Ve dolayısıyla alınan kararın ortak olması, ortak başarı ve kazancı yükseltecektir.
İş Hayatında Duygularla Hareket Etmeme Teknikleri
Acele etmeyin
İyi kararlar aceleye getirilemez. Bazı konular diğerlerinden daha hızlı bir işlem gerektirse de, doğru kararı verdiğinizden emin olmak için her zaman son kararı almadan bir miktar zaman ayırmalısınız. Zor bir karar almayı düşünürken, lider ilk dürtüden veya eğilimlerden kaçınmalıdır. Başka bir deyişle, derhal içinizden gelenle hareket etmekten kaçınmalısınız. Çünkü bu karar duygusal olacağından sizi ve şirketinizi üzecek bir karar olabilir. Hemen yanıt vermek için baskı hissediyor olsanız bile, bu olumsuz enerjiye kendinizi teslim etmeyin. Bilmelisiniz ki; yavaş alınan bir karar her zaman yanlış alınan bir karardan daha iyidir.
Yöneticiler, şirketlerinin veya ekibinin çıkarlarına uzun vadede çıkarım sağlamayacak kararlar almasının gerekçesi olarak, sorumluluk duygusunun üzerinde yarattığı duygusal baskıları gösterirler. Ayrıca böyle bir karar alma sürecinin özellikle zayıf bir mali portre sonucunda da gerçekleştiğini dile getirirler. Yani kısaca liderler üzüldüğünde, endişelendiğinde veya baskı altında kaldıklarında kararın sonucunun kötü olabileceğine bakılmaksızın kısa vadeli bir kazanç ya da düzeltme sağlayan bir karar verirler. Ve verdikleri bu karar, mevcut durum ve stres geçince incelendiğinde kararın yanlış olduğu fark edilir. Liderlik Yeteneği ve Duygusal Zeka
Lakin karar uygulamadaysa ve üçüncü kişilere aktarılmışsa dönüşü zor olabilmektedir hatta çoğu zaman büyük kayıplara neden olmaktadır.
İvedi Karar Almamak
Özellikle zor ve stresli dönemlerde yöneticilerin aldıkları kararlar duygusal ve yanlış olabilmektedir. Endişenin ve duygusallığın sizin kararlarınıza hâkim olmasına izin vermeyin. Çünkü her iyi düşünülmüş karar, sizin ve şirketinizin istediği yere ulaşmanıza yardımcı olacaktır.
Tavsiye Edilen İçerikler
