Yatırımcı Arıyorum

Kapitalizmin Gölgesinde Hayatlar

Kapitalizm. Modern kölelik anlamlarında daha çok kullanılıyor. En büyük patron ise para. Değerin para ile ölçüldüğü, istediğiniz her şeyi satın alabileceğiniz, hayatınızı ve sorumluluğunuzda olan kişilerin hayatlarını devam ettirmek adına gereken her şeyin parayla satın alındığı sistemdir.

Kapitalizm ve Hayat

Kapitalizmi daha basit bir anlatımla açıklamaya çalışalım.

Bir araba satın almak en büyük hayaliniz ve belki de en çok bunun için çalışıyorsunuz. Haftanın 6 günü, dinlenmek bilmeden, kendinize hiç vakit ayıramadan sürekli olarak çalışıyorsunuz. Hedefiniz o arabayı almak.

Haftanın 6 günü çalışınca haliyle size dinlenmek için 1 gün kalıyor. O araç işte size, en çok o 1 günde lazım bir de acil durumlarda kullanmak için.

Fabrikada 15 dakikada üretilen bir aracı satın almanız gereken süre, maaşınızla orantılı olarak değişiyor. Hiçbir harcama yapmadan 5 yılda ayağınızı yerden kesecek, 10 yıllık çalışmayla da güvenlik ve rahatlık ihtiyacınızı da karşılayan bir aracınız olması muhtemel.

Çok çalıştınız ve aracınızı aldınız. Hayırlı olsun. Ancak macera devam ediyor. Bu aracınızın karizmasına uygun kıyafet almanız gerekecektir. Ardından ayakkabı, kemer ve çanta. Yani kısacası bir ihtiyaç, başka ihtiyaçları da doğurmaktadır.

Ve bu ihtiyaç düzeni sürekli olarak devam edecektir. İşte kapitalizm, insanları paranın ve satın alma ihtiyacının modern köleliğini yapan bir sistemdir.

Kapitalizm Nasıl Ortaya Çıktı?

İlk çağlardan bu yana varlığı bilinen kapitalizmin ilk olarak yayıldığı yerler Avrupa ülkeleridir. Kapitalizm ortaya çıkmadan önce feodal düzen hakimdi yeni insanlar soylular için çalışıyordu. Topraklar ve üretim araçları soylulara aitti ve onların yönetiminde idi. İnsanlar hiç durmadan çalışır, toprağı eker ve biçer, ihtiyacı olanı kendisine alır ve geri kalanı soylu kişiye verirdi.

Feodal düzen 19.yüzyıla kadar sürdü ve sona erdi. Feodalitenin bitimiyle başta İngiltere olmak üzere Avrupa’da kapitalizmin etkisi altına girdi ve tüm dünyaya yayıldı. Artık ülkeler ve insanlar kapitalizm cazibesinden kurtulamaz durumda.

Kapitalizmin İlkeleri

Dünyaya gelen her insan maalesef aynı şartlarda dünyaya gelemiyor ve yaşayamıyor. Artık zenginler daha çok zengin ve fakirler daha çok fakir. Oldukça adaletsiz bir sistem olduğu aşikâr.

Kapitalizmin de belli başlı ilkeleri bulunmaktadır. Bunlara bakacak olursak;

Özel Mülkiyet

Özel mülkiyet hakkına göre; bireyler sınırsız mala sahip olabilir. Özel mülkiyet sistemi der ki;

Güçlü olan çok kazanır.

Toplamdaki her birey birbiri ile yarış halindedir ancak içlerinde en yetenekli olan daha çok kazanır. Servetine servet katar. Bu de zenginin daha çok zengin olması demektir. Bazı insanların 5 dakikada kazandığı parayı, dünya genelindeki pek çok insan 10 yıl çalışsa da kazanamaz.

Miras Hakkı

Zengin ve fakir arasındaki gelir eşitsizliğini artıran bir durum da miras hakkıdır. Miras, kişinin vefatından sonra tüm mal ve birikimlerinin yasal mirasçılarına geçmesi halidir.

Bir fabrikatör, uzun yıllar çalışır. Yanında yüzlerce hatta binlerce işçi çalıştırır. Ancak bu fabrikatör vefat ettiğinde, tüm malları, çalışları ile birlikte mirasçılara kalır. İşçiye miras hakkı düşmez. Ancak sadece özel bir çalışanı varsa ona kendi inisiyatifince mirasından pay bırakabilir.

Doğal olarak fabrikatörün ailesi de zengindir. Ancak fabrikatörün vefatıyla birlikte, zengin olan aile bireylerinin servetine servet eklenecektir. Yani servet aynı soyda kalmaya devam eder.

Rekabet

Kapitalizmin ilkelerinden biri de rekabettir. Rekabet piyasada iş yapan insanların birbirleriyle yarış halinde olmasıdır. İsteyen istediği pazara girer, ticaretini yapar ve kazancını elde eder. İstediği zaman da pazardan çekilme hakkı vardır.

Piyasada faaliyet gösteren herkes birbirinin rakibidir. Ancak büyük balık küçük balığı yutar. Pazarda güçlü olan daha çok iş yapar ve kazanır. Zayıf olan ise gücünü fark edip atağa geçmedikçe zayıf olarak kalmaya devam eder.

Kapitalizmde Devlet Rolü

Hayat devam ederken, hayat şartları altında halkın ezilmesini engelleyen devlet, piyasaları düzenler. Ancak siyasi güç, sermaye ve serveti olanlar tarafından yürütülür ve halk ona erişemez.

Kapitalizmin ana kaynağı paradır. Bu sistemde çok az şey para ile satın alınamaz.

Kapitalist sistemin zararlarından biri, insanların birbirlerine olan güvenlerinin zedelenmesidir. Diyelim ki; öğretmeni çocuğunuzun okulda bazı derslerde eksik olduğunu ve özel ders alması gerektiğini söyledi. Bu durumda bu özel dersin, çocuğun gerçekten ihtiyacı olduğu için mi yoksa öğretmenin ek kazanç için mi gerekli olduğunu bilemezsiniz ancak çocuğunuz için bu özel dersi de almasını sağlarsınız.

Para, hiçbir zaman yaşamak için bir amaç olmamalı, daima araç olarak kalmalıdır. Ne kadar zengin olarsak olalım, kapitalizmin oyuncağı olmamak gerekir. Elimizdekini paylaşmak bizi azaltmaz aksine çoğaltır.


Yatırımcı Arıyorum

kobi vadisi

Yorumunuz