Yatırımcı Arıyorum

Yaratıcı Düşünce Nedir, Nasıl Geliştirilir?

Kreatif Düşünce

Kim sınırları gökyüzü kadar geniş bir düşünce tarzına sahip olmak istemez ki? Kreatif ya da yaratıcı düşünce olarak tanımlanan bu düşünce tarzı bir fikrin, nesnenin ya da kavramın ilk kez düşünülmesidir. Kreatif olma teriminin tam olarak anlaşılabilmesi için iki farklı tipte sergilenen, yaratıcı düşüncenin tanımlanması gerekmektedir.Bunlardan birincisi, kişilerin yeni teoriler, teknolojiler veya fikirler yarattığı teknik yaratıcılıktır. İkincisi ise daha çok yetenek ve teknikle kendini ifade etmekten doğan sanatsal yaratıcılıktır.

Teknik kreatif düşünce tekniklerinin çoğu yaratıcı düşüncelerini yönlendirmek için büyük düşünürler tarafından kullanılmıştır. Örneğin Albert Einstein, İzafiyet Teorisini ortaya çıkartan fikirleri tetiklemek için kendi yaratıcı düşünce tekniklerini kullanmıştır. Bunun yanında yaratıcı olmak için illa ki dahi olmak gerekmez ve herkes teknik olarak yaratıcı düşünmeyi öğrenerek bu şekilde düşünebilir. Yaratıcı düşünce tarzı hayatın her aşamasında sorunlara yaratıcı çözümler geliştirmeyi sağlarken kaçırılabilecek fırsatları belirlemeye yardımcı olacak şekilde düşünmeyi de sağlar. Ve hayatın her aşamasından kişiye avantajlar sunar.

Yaratıcı Düşünce Yaklaşımları

Teknik yaratıcılığın iki temel yolu vardır: programlanmış düşünme ve yanal düşünme. Programlanmış düşünme, yeni bir ürün veya hizmet yaratmanın mantıkla yapılandırılmış yollarına dayanır. Bu yaklaşıma örnekler morfolojik analizdir ve yeniden birleştirme matrisidir. Yaratıcı düşüncede temel yollardan diğeri ise yanal düşünmedir. Buna örnek olarak beyin fırtınası, mecazi düşünme, rastgele fikir üretme gibi tekniklerle yapılan düşünme tetiklemeleri verilebilir.

Programlanmış Düşünme ve Yanal Düşünme

Yanal düşünce, beynin örüntü tanıma sistemleriyle çalıştığını kabul ederek bilgisayar gibi çalışmadıklarını tanımlar. Bir kişinin bilgisayarların çok kolay bir şekilde yaptıkları basit aritmetik işlemi yapmasını öğrenmesi yıllar sürecek bir süreçtir. Öte yandan insan beyni yüz, dil ve el yazısı gibi kalıpları anında tanıyabilir. İnsanların yaptığı bu tanımlamayı yapmaya başlayan tek bilgisayar, insan beyni hücrelerinin çalışma şeklini modelleyerek bunu yapmaktadır. Ne yazık ki, çoğu kişi karşılaştıkları olaylar karşısında belirli kalıplara sıkışıp kalır ve o kalıp çerçevesinde düşünmeye meyillidir. Geliştirdiği çözümler, benzer sorunlara yönelik önceki çözümlere dayanmaktadır ve normalde, diğer kalıplara ait çözümleri kullanmaz. Bu sabit kalıplı düşünme tarzından kurtulmak için yanal düşünme tekniklerini kullanılır.

Yanal düşünme teknikleri sorunlara ve fırsatlara şaşırtıcı, mükemmel ve özgün çözümler bulunmasına yardımcı olur. Bunun yanında her iki tür yaklaşımında kendine has gücü ve avantajları olduğunu belirtmek gerekir. Mantıklı ve disiplinli düşünme, ürün ve hizmetleri daha iyi hale getirmede son derece etkilidirler. Bununla birlikte, tüm pratik iyileştirmeler yapılmadan önce güncel çözümlere gidilir. Yanal düşünce tamamen yeni kavramlar ve fikirler üretebilir, mevcut sistemlerde mükemmel iyileştirmeler yapabilir. Fakat bunun yanında şayet yanlış yerde kullanılırsa gereksiz yere yıkıcı olabilirler.

İki Yaratıcı Düşünce Tekniğini Birleştirmek

Düşünce teknikleri arasında ayrıca, teknik ve sanatsal yaratıcı düşünce tarzı birleştirerek çözüm üreten birleştirme düşünce tarzı da vardır. Bu düşünce tarzı iki farklı yaratıcılık zincirinin gücünü birleştirmektedir ve iki yaklaşımı problem çözme süreçlerine dâhil etmektedir. Küçük problemlere çözüm üretmede birleştirilen bu teknik fazla gelebilirken, zor ve ciddi sorunları çözmek için mükemmel çerçeveler sunabilir.

Yaratıcı Bir Zihin Çerçevesi Oluşturmak

Genellikle, kreatif ve kreatif olmayan kişiler arasındaki tek fark, kendini algılamalarıdır. Yaratıcı kişiler kendilerini yaratıcı olarak görür ve bu yaratıcı düşünce tarzlarına özgürlük tanırlar. Yaratıcı düşünce sahibi olmayan kişiler ise bu konuda hiç düşünmez ve kendilerine yeni bir şey yaratma fırsatı vermezler. Kreatif olunduğunda, geri adım atmak için gereken zamanı bir kenara koyarak çözüme gidecek daha iyi bir yol olup olmadığını sorgulamak için kendine zaman ayırır ve buna yaratıcı düşünme molası denilir. Bu sadece 30 saniyelik kısa bir süre olması gerekirken bu kreatif düşünme için tanınan sürenin düşünmenin alışılmış bir parçası olması gerekir. Ve bunu unutmak kolay olduğu için öz disipline ihtiyaç vardır. Bir diğer önemli tutum ise sorunlar iyileştirme fırsatları olarak görülür ve bu klişe bir durum olsa da, doğrudur. Bir sorunu ne zaman çözerseniz, daha sonra sunmak için daha iyi bir ürün veya hizmete sahip olursunuz.

Kreatif düşünmek hayatın her aşamasında bir avantaj iken, iş hayatında sorunlara taze ve yenilikçi çözümler bulunmasında ve iyileştirilmesinde fırsatlar sunar. Ve doğru zihniyette olduğu ve doğru araçlar kullandığı sürece herkes yaratıcı düşünceye, dolayısıyla bu avantaja sahip olabilir.


Yatırımcı Arıyorum

kobi vadisi
Abone Ol
Bildirim Alın
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments