Doğrudan Yabancı Yatırımlar
İçindekiler
Uluslararası yatırımcılar bir işe daha fazla değer ve kapsam katabilir. Fakat genellikle yabancı yatırımcıları işletmeye çekmek çok ürkütücü ve çok zor bir görev olarak düşünülür. Çünkü daha fazla zaman, çaba, işe ve kendine güven yanında, reddedilmeye hazırlıklı olmayı gerekir. Ancak doğru araçlar ve hazırlıklarla, uluslararası yatırımcının desteğiyle bir dış pazara girme yolunda ilerlemek mümkündür. Öncelikle yabancı yatırımcılar ile ilgili önemli birkaç konu vardır ve bunları bilerek yola çıkmak gerekir.
Bu noktalar şunlardır:
- Uluslararası yatırımcıları çekmenin en önemli kısımları güçlü bir iş modeli, kapsamlı araştırma ve yatırımcı ağına katılım gerektirir.
- Yatırımcıların, işletme ve işin uluslararası pazarda nasıl işleyeceği hakkında her şeyi bilmesi gerekir.
- İşletmelerin uluslararası yatırımcı bulmasına yardımcı olacak birçok kaynak vardır.
Yabancı Yatırımcı Çekmek İçin Yapılacaklar
Hani bir işin çok zor olmadığını ifade etmek için derler ya “atla deve değil diye”… Bir kişi ulaşmak istediği bir durumu ve değeri ne kadar gözünde büyütürse o şey, o kadar zor gelir ve kendi kendine engeller. Elbette yabancı yatırım almanın kendine has zorlukları vardır, kolaydır demek afaki olur ama belirli bir plan dâhilinde adım atılırsa olmayacak bir durum da değildir. İşte yabancı yatırım almak için izlenecek adımlar:
Güçlü bir iş modeli ile başlamak
Her iyi iş kararı, işin başarılı olması için güçlü ve açıkça düşünülmüş bir iş modeli üzerine inşa edilmiştir. Bu gelir kaynakları, müşteri tabanı ve finans ayrıntıları tanımlar. Bu iş modelinin, girişimcinin kendi ülkesinde ne kadar başarılı olduğunu göstererek işin uluslararası pazarda karlı olabileceğini kanıtlaması gerekir. Uluslararası piyasalara girmek genellikle iç piyasadan daha risklidir, çünkü farklı hükümet düzenlemeleri ve piyasaların değişebilir doğası gibi üzerinde durulması gereken birkaç yeni değişken vardır.
Bu nedenle, uluslararası yatırımcılar yeni yatırımlar yaparken daha dikkatli olmak zorunda kalmaktadırlar. Dolayısıyla onları işletmenin risk almaya değer olduğuna ikna etmek için daha fazla çalışılması gerekecektir. Öncelikle onların neden bu yatırımı yapmaları gerektiğine dair ikna edilmesi gerekir ve bunun için en önemli konu hazırlıklı olmaktır. Yani bu demek oluyor ki; yatırımcıların sorularını önceden cevaplayan ayrıntılı bir iş modeli oluşturmak bu işin başında gelir ve bu yatırımın güvenilirliğinin vurgulanması ile daha fazla yol kat etmek mümkündür.
Hazırlıklı olmak
Uluslararası yatırımcıları aramadan önce, mümkün olduğunca fazla veri, araştırma ve bilgi edinerek hazırlanmak gerekir. İşletmenin, girmek istenilen pazar ve bu pazarda nasıl performans göstereceği hakkında her şeyi bilmek şarttır. Hazırlıklı olmak yatırımcıların firmaya olan güvenini artırır ve dış pazarlar karmaşıklığında hayatta kalınabileceğine dair güven sağlar.
Hazırlık aşamasında aşağıdaki bilgilere ve verilere sahip olmak faydalı olacaktır:
- İşletmenin iç pazardaki başarısını gösteren önemli veriler
- Destekleyici verilerle bu başarıyı uluslararası düzeyde nasıl sürdürmeyi planlandığına ilişkin projeksiyonlar
- İşletmenin ilgili ülkelerin hükümet düzenlemeleri uyarınca nasıl çalışacağına ilişkin belgeler (Örn. Hükümet onayına ihtiyaç varsa formları ve zaman çizelgeleri hazır bulundurmalıdır)
- Potansiyel tuzak ve risklerin listesi ve bunlarda nasıl kaçınılacağına dair planlama
Ayrıca bir yatırımcının şirketle ortaklık kurarak neler kazanabileceğini de göstermek gerekir. Yatırım uzmanlarına göre yatırımcıların kendi ülkelerinden bir şirkete karşı yabancı bir ülkedeki girişime yatırım yapmanın getireceği faydalara odaklanılmalıdır.Şayet vergi veya kâr avantajları varsa, pazarlama konusunda bunlar konusunda bilgi sahibi olarak yatırımcıya gösterilmesi gerekir.
Cehalet veya iletişimsizlik bir iş için felaket olabileceği gerçeği göz önünde bulundurularak, çalışmayı planlanan ülkenin veya ülkelerin kültürel normları konusunda da bilinçlenmek gerekir. Yabancı Şirketler ile Nasıl Ortak Olunur?
Yabancı Yatırım Türleri
Dikey ve yatay yabancı yatırımlar arasında seçim yapmak
Yatay ve dikey olmak üzere iki şekilde yabancı yatırım türü vardır. Yatay yatırım en yaygın olanıdır ve bir şirket (yatırım yapılan) farklı bir ülkeden aynı ürünleri veya hizmetleri o pazarda daha güçlü hale getirmek için sunan başka bir şirketle (yatırımcı) birleştiğinde gerçekleşir. Hedefler rekabeti azaltmak ve bir miktar dış pazar payı elde etmektir.
İkinci tip; yatırımcının yalnızca tedarik zincirine değer katmak ve işlerini tamamlamak amacıyla farklı bir ülkenin yatırımcısı ile birleştiği dikey yatırımdır. Örneğin, şirket yatırımcının ihtiyaç duyduğu bir bileşen veya strateji üretebilir.Yabancı yatırım almak isteyen girişimci, kendisi ve işletmesi için hangi türün en iyi olduğuna karar vermek için, hangi ürün veya hizmetleri sağladığını ve yabancı bir pazara girerek ne kazanmak istediğinizi belirlemesi gerekir.
Uluslararası bir ağa katılmak
Eğer bir iş modeli işin temelini oluşturuyorsa, ağ oluşturma onun büyümesi için katalizördür. Bir iş kurmak ya da bir şirketin uluslararası ilerlemesini sağlamasında bir ağa dahil olmak şarttır. Ağ için en kolay erişim internet olabilirken, bölgedeki endüstri liderlerini ve büyük yatırımcıları bulmak için LinkedIn’i kullanılarak paylaşılan bir iletişim veya ilgi alan ile onlarla bağlantı kurulabilir.
İşletmenin yaptıklarını doğru bir şekilde ileten bir sosyal medya varlığı meşru bir yatırım fırsatını sağlamlaştıracak ve bir ağ oluşturmanın en kolay yollarından biri olacaktır. Girişimci bulunduğu endüstride uzman olduğu konuda sosyal medya profillerinde alakalı bir içerik paylaşarak dikkat çekebilir. Ayrıca başka bir ülkedeki kampüs veya yabancı bir üniversiteyle işbirliği gibi güçlü bir uluslararası mevcudiyete sahipse, profesörlerle veya diğer mezunlarla bağlantı kurulabilir.
Tabi ki bu ağlara katılım sadece internette kısıtlı değildir. Dijital alanın dışında, yakınlarda katılabilecek ağ etkinlikleri, konferanslar veya sempozyumlar olup olmadığına gözden geçirilmelidir. Katılımcıların bir listesi varsa, rastgele kişilere ulaşmak yerine kiminle konuşmanın en yararlı ve uygun olacağını görmek için bu listeler gözden geçirilebilir, sonrasında da irtibata geçilebilir.
Mevcut kaynakları kullanmak
Ağ en değerli kaynaklardan biri olarak düşünülmelidir, bu yüzden iyi bir tane oluşturma çabası çok önemlidir. Çünkü ağ yatırımcılara veya yatırım gruplarına güvenilir tanıtımlar yapmak ve komplikasyonlarla karşılaşılanlar için tavsiye ve rehberlik sağlamak için kullanabilir.Yatırımcı arayan küçük işletme sahipleri için de birçok online kaynak vardır. Ticaret Bakanlığı, belirli pazarla ilgilenen yatırımcılara ulaşmayı sağlayan çeşitli online yatırım platformları sunmaktadır. Bu platformlar arasında yatırımcıların neler olduğu ve aradıkları hakkında fikir verebilecek arasında melek yatırımcı ağları da bulunmaktadır.
Konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için: Türkiye”nin en büyük melek yatırım ağı‘nı ziyaret ederek, örnekleri inceleyebilirsiniz.
Girişimcinin ayrıca üye olduğu ticaret odası, endüstri ve KOSGEB gibi yerel ağları sürekli takip etmesi, güncellenen yabancı yatırımcı ilanlarına ulaşmasında faydalı olabilecek kaynaklar arasındadır. Tek bir kanaldan hedeflenene ulaşmak daha uzun zaman ve çaba gerektirirken, mümkün olduğu kadar fazla kaynaktan araştırmak her zaman yatırımcı bulma şansını artırır. Ayrıca kişinin sürekli olarak yabancı yatırımlara sunulan destekler konusunda güncellemeleri izlemeleri daha fazla avantaj sağlayacak bir koşul elde etmelerine yardımcı olmaktadır.
Yabancı yatırım almak isteyen girişimcilerin öncelikler yabancı yatırımcı ne istiyor sorusuna detaylı olarak cevap verebilmesi gerekir. Bu soruya genel olarak cevap vermek gerekirse; yabancı yatırımcılar kar etme potansiyeli yüksek gelişmekte olan ülkeler yerine, kar etme potansiyeli daha düşük ama gelişmiş güvenilir ekonomileri olan ülkelere yatırım yapmayı tercih etmektedirler.
Şirketlerin Yabancı Yatırım Çekme Çabası Yeterli mi?
Sonuç olarak yabancı yatırımların gerekliliğini tartışmaya bile gerek yokken, girişimcilerin üzerine düşen görev; daha fazla yabancı sermayeyi ülkemize nasıl getirebilecekleri konusunda sarf ettikleri bireysel çabaların ne olduğu ve yeterli olup olmadığını sorgulamalarıdır.
Yorum(1)
Cantürk yorumu:
17/12/2020 / 22:34Gelir idaresi başkanlığı GIB, Türkiye’ye gelen sermayeden damga vergisi, stopaj ve KDV istiyor. Evet hepsini aynı anda istiyor. Örtülü sermaye regülasyonlarını hiçe sayıp bu paraları istiyor, adına da güzel bir kılıf koyup bu sermeye değil finansal hizmettir demişler! Kar payına KDV isteyen tek ülke olduk tebrikler! bunun anlamı ülkeye yabancı sermaye gelmesin demektir. Maliye bakanlığı yürütme organıdır yasama organı değildir, delege edilmiş bir yetkiyi kullanıyorlar, gidin ticaret bakanlığı yada ekonomi bakanlığı yabancı yatırımcı çekmek için bu kadar uğraşırken biz geleni dövüyor ve kaz yerine koyup yoluyoruz deyin bakalım diğer bakanlıklar ne diyecek! GIB fazladan vergi toplayabilmek için kanunları işine geldiği gibi yorumluyor adeta paralel bir devlet gibi davranıyor, bu ülkemize telafisi imkansız zararlar veriyor. Burdan şikayet ediyorum